MİRAS KALAN GAYRİMENKULÜN KİRA BEDELİ NASIL BÖLÜNÜR?
Paylı mülkiyet ve elbirliği mülkiyeti olmak üzere iki tür mülkiyet türü bulunmaktadır. Paylı mülkiyet tapusunda her hissedarın sahip olduğu pay oranı bellidir. Paylı mülkiyette kira bedeli, varislerin hisseleri oranında bölünür. Ancak elbirliği mülkiyetinde pay oranı belli değildir. Kira bedelinin bölünmesi konusunda bir problem yaşamamak için dava açılarak elbirliği mülkiyeti paylı mülkiyete çevrilebilmektedir.
4721 numaralı Medeni Kanun’un 644. maddesine göre Sulh Mahkemesine başvurarak elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi talep edilebilmektedir. Paylı mülkiyete çevrilen mirasın kira geliri hisseler oranında bölünür.
ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASI NEDİR?
İzale-i şuyu olarak da bilinen ortaklığın giderilmesi davası, hisseli yani ortak mülkiyeti sona erdirmek için açılır. Gayrimenkul üzerindeki hisseler ayrılarak hak sahiplerine verilir. Eğer hisseler paylaştırılamıyorsa gayrimenkul satılarak hak sahiplerine payları oranında bedel ödenir.
ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİ NEDİR?
Yapılan açıklamalara göre genellikle miras yolu ile kalan gayrimenkullere karşılık gelen bu terim, iştirak halindeki mülkiyet olarak da tanımlanabilmektedir. Bu mülkiyetlerde gayrimenkul üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunmak için tüm hak sahiplerinin onayının bulunması son derece önemlidir. Bunun nedeni ise hak sahiplerinin gayrimenkulün bir kısmının değil de tamamı üzerinde hakkının bulunmasıdır.
Hak sahipleri tarafından Sulh Hukuk Mahkemesine başvurularak izale-i şuyu yani ortaklığın giderilmesi davası açılabilirken bir yandan da mahkeme kararı ile birlikte elbirliği ortaklığı durumuna son da verilebilmektedir. Bu da ancak tüm hak sahiplerinin ya da kendilerine vekalet eden kişilerin tapuya başvurması ile de elbirliği mülkiyeti paylı mülkiyete çevrilmesi ile olabilmektedir.
ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİ İLE PAYLI MÜLKİYET ARASINDAKİ FARK NEDİR?
Bu noktada en çok karıştırılan terim elbirliği mülkiyeti ile paylı mülkiyet terimleri olmuştur. Yapılan açıklamalara göre ikisinin arasındaki fark elbirliği mülkiyetinde kimin ne kadar oranda hak sahibi olduğunun bilinmemesi durumu olarak açıklanmıştır.